Tüketici Hukuku

Günümüzde yapılan alışverişlerin artık büyük çoğunluğunda taraflardan birisi tüketici diğeri ise bu işi meslek olarak yapan kişilerden oluşuyor. Sanayi devrimine kadar bu durum böyle değilken 19. Yüzyılda gerçekleşen Sanayi Devrimi ile birlikte seri üretim artmış ve dolayısıyla kar amacıyla ticari olarak bu işi yapan büyük firmalar yaygınlaşmıştır. Bu büyük güçlü ticari yapıların ürün ve hizmet sattığı kişiler tüketici yani tabiri caizse sıradan vatandaşlar olmuştur. 

Uyuşmazlık halinde bu büyük güçlü yapıların karşısında tüketiciler haklarını arayamamışlar, hakkaniyete aykırı durumlar gelişmeye başlamış ve güçsüz olan tüketicilerin haklarının ne olacağı sorusu meydana gelmiştir. Böylece tüketicileri korumak adına tüketici hukuku gelişmeye başlamıştır.

Hukuki bağlamda ticari veya mesleki olmayan amaçlarla alınan her ürün ya da hizmet tüketimin konusunu oluşturur. Söz konusu ürün ve hizmetler tüketiciye ticari ve mesleki amaçlarla hareket eden satıcı ve hizmet sağlayıcıları tarafından sunulurlar. Hal böyle olunca söz konusu satın alımdan bir taraf faydalanmaya çalışırken bir taraf kar etmeye çalışır ve sonuç olarak tarafların menfaatleri çatışmaya başlar. Bu durum pek çok uyuşmazlığın meydana gelmesine uygun bir ortam hazırlar. Bu ortamda tüketicilerin haklarının korunmasın kamu yararına görülür. 

Tüketici Hukuku, tüketicilerin korunması ve zararlarının karşılanması hususlarını hukuki güvence altına almak ve bilinçlenerek kendilerini korumalarını sağlamak amacıyla çalışılan bir hukuk dalı olarak bu korumanın sağlanabilmesinde büyük rol sahibidir. Bu korumayı sağlayabilmek adına temel düzenlemeler Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’da ilgili düzenlemeler yapılmıştır.