Ceza Davalarında Temyiz Kanun Yolu
CEZA DAVALARINDA TEMYİZ KANUN YOLU
;
Ceza Muhakemesi Usulü
Türk hukuku bakımından üç farklı yargılama usulünden söz edilebilir. Bunlar hukuk yargılaması, idari yargılama ve ceza yargılamasıdır. Söz konusu alanlar kendi usul kanunlarına ve farklı yargılama usullerine tabidirler. Birçok ortak nokta bulunmasına karşın her bir yargılama usulünün kendine özgü özellikleri bulunmaktadır.
Ceza yargılamalarına ilişkin usul 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununda düzenlenmektedir. Diğer yargılama usullerinde olduğu gibi ceza yargılaması bakımından da 3 dereceli bir yargılama sisteminden söz etmek mümkündür.
Ceza yargılamasında asliye ceza ve ağır ceza mahkemeleri ilk derece mahkemesi olarak görev almaktadır. Bu iki mahkeme arasındaki ayrım ise suç tipine ve öngörülen ceza miktarına göre belirlenmektedir. İstinaf mahkemesi ise bölge adliye mahkemesi ceza daireleridir.
Ceza davaları bakımından temyiz mercii ise Yargıtay ceza daireleridir.
Ceza Davalarında Temyiz Kanun Yolu
Ceza davalarında temyiz kanun yolu istinaf mahkemeleri ve istisnai durumlarda ilk derece mahkemesinin/hakimin verdiği kararların yeniden incelenmesini, hukuka uygunluğunun denetlenmesini ve sağlanmasını sağlayan kanun yoludur. 7
Temyiz kanun yolu Ceza Muhakemesi Kanunu md. 286 vd. hükümlerinden düzenlenmektedir.
Temyiz incelemesi yalnızca alt derece mahkemelerinde verilen kararların hukukiliğinin incelenmesinden ibaret olup ayrıca bir tahkikat gerçekleştirilmez. Temyiz yargılaması sebebe bağlıdır ve hukuka uygunluk denetiminden ibarettir.
Temyiz Süresi Ne Kadardır?
Temyiz süresi, istinaf mahkemesi kararının hükmün gerekçesiyle birlikte tebliğ edildiği tarihten itibaren iki haftadır. Temyiz süresinin başlayabilmesi için mahkemenin gerekçeli kararının taraflara usulüne uygun şekilde tebliğ edilmiş olması gerekir.
Temyiz Kanun Yoluna Kimler Başvurabilir?
Temyiz başvurusu, temyiz edilmek istenen kararı veren mahkemeye verilecek Yargıtay’a hitaben yazılmış ve temyiz sebebini içeren bir dilekçe ile yapılır. Temyiz kanun yoluna başvurabilecek kişiler ise şunlardır;
- Sanık
- Müdafii
- Katılan
- Cumhuriyet Savcısı
- Yasal Temsilci Veya Eş
Temyiz Sebepleri Nelerdir?
Temyiz başvurusu yapılırken temyiz dilekçesinde temyiz sebebi gösterilmek zorundadır. Zira Yargıtay ceza daireleri temyiz incelemesini hukukilik denetimi bakımından ve sebebe bağlı olarak yani gösterilen sebep çerçevesinde gerçekleştirmektedirler. Temyiz sebepleri ise şunlardır;
- Mahkemenin kanuna uygun olarak teşekkül etmemesi,
- Hakimlik görevi kanunen yasak olan hakimin hükme katılması,
- Geçerli şüphe nedeniyle ret istemi öne sürülmüş ve kabul edilmiş olmasına rağmen hakimin hükme katılması veya bu istemin kanuna aykırı olarak reddederek hakimin hükme katılması,
- Mahkemenin kanuna aykırı davaya bakmaya kendisini görevli veya yetkili görmesi,
- Cumhuriyet savcısı veya duruşmada kanunen mutlaka hazır bulunması gereken diğer kişilerin yokluğunda duruşma yapılması,
- Duruşmalı olarak verilen hükümde açıklık kuralının ihlal edilmesi,
- Gerekçeli kararda “gerekçe”nin belirtilmemesi,
- Hüküm için önemli olan hususlarda mahkeme kararı ile savunma hakkının sınırlandırılması,
- Hükmün hukuka aykırı delillere dayandırılmasıdır.
Hangi Kararlar Temyiz Edilebilir?
Ceza Muhakemesi Kanunu bakımından bazı suçlar veya kararlar hakkında temyiz kanun yoluna başvurulabilmesi düzenlenmiştir. Kural olarak Bölge Adliye Mahkemesi ceza dairelerinin bozma dışında kalan hükümleri temyiz edilebilir.
Bazı suç veya kararların temyiz edilip edilemeyeceği ise Kanunda açıkça belirtilmiştir. Buna göre; Aşağıda sayılan suçlara ilişkin verilen kararlar ceza miktarına bakılmaksızın ve temyiz edilemeyecek kararlardan olsa dahi temyizi mümkündür:
- Hakaret (madde 125)
- Halk arasında korku ve panik yaratmak amacıyla tehdit (madde 213)
- Suç işlemeye tahrik (madde 214)
- Suçu ve suçluyu övme (madde 215)
- Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama (madde 216)
- Kanunlara uymamaya tahrik (madde 217)
- Cumhurbaşkanına hakaret (madde 299)
- Devletin egemenlik alametlerini aşağılama (madde 300)
- Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Devletin kurum ve organlarını aşağılama (madde 301)
- Silâhlı örgüt (madde 314), (Örgüt adına suç işleme-TCK m.220/6 ve örgüte yardım etme-TCK m.220/7 suçları da temyize tabidir.)
- Halkı askerlikten soğutma (madde 318)
- Terörle Mücadele Kanununun 6 ncı maddesinin ikinci ve dördüncü fıkrası ile 7 nci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan suçlar,
- Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununun 28 inci maddesinin birinci fıkrası, 31 inci maddesi ve 32 nci maddesinde yer alan suçlar
- Avukatların, avukatlık görevlerinden doğan veya görev sırasında işledikleri suçlar (1136 sayılı kanun m.59)
Temyiz Edilemeyen Kararlar Hangileridir?
Kanunda temyiz edilemeyeceği belirtilen kararlar şunlardır;
- Miktarı ne olursa olsun adli para cezasına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine dair istinaf mahkemesi kararları temyiz edilemez (CMK md. 286/2-a).
- 5 yıl (dahil) veya daha az hapis cezalarına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine dair istinaf mahkemesi kararları temyiz edilemez (CMK md. 286/2-a). Ancak, yerel mahkeme 5 yıldan az ceza vermesine rağmen, istinaf başvurusu üzerine istinaf mahkemesi yerel mahkemenin verdiği cezayı arttırırsa, bu karara karşı temyiz başvurusu yapılabilir (CMK 286/2-b). Örneğin, herhangi bir bilişim suçu nedeniyle yerel mahkeme tarafından 3 yıl hapis cezası verilen bir kişinin cezası istinaf mahkemesi tarafından arttırılarak 4 yıla çıkartılırsa, ceza miktarı 5 yılın altında olmasına rağmen bu karara karşı temyiz başvurusu yapılabilir.
- İlk defa istinaf mahkemesince verilen ve 272 nci maddenin üçüncü fıkrası kapsamı dışında kalan mahkûmiyet kararları hariç olmak üzere, ilk derece mahkemelerinin görevine giren ve kanunda üst sınırı iki yıla kadar (iki yıl dâhil) hapis cezasını gerektiren suçlar ve bunlara bağlı adlî para cezalarına ilişkin her türlü bölge adliye mahkemesi kararları aleyhine temyiz kanun yoluna gidilemez (CMK md.286/2-d).
- Aynı hükümde yer alan hapis cezalarının toplamı 5 yılı geçse dahi, istinaf mahkemesinin bu kararlarına karşı da temyiz kanun yoluna başvurulamaz (CMK md. 286/2-h). Örneğin, aynı istinaf mahkemesi hükmünde dolandırıcılık suçu nedeniyle 2 yıl 6 ay hapis cezası, resmi evrakta sahtecilik suçu nedeniyle 3 yıl 4 ay hapis cezası alan bir kişinin toplam ceza miktarı 5 yıl 10 ay olmasına rağmen temyiz kanun yoluna başvurma hakkı yoktur.
- On yıl veya daha az hapis cezasını veya adlî para cezasını gerektiren suçlardan, ilk derece mahkemesince verilen beraat kararları ile ilgili olarak istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin istinaf mahkemesi kararları aleyhine temyiz kanun yoluna gidilemez(CMK md. 286/2-f).
- Eşya veya kazanç müsaderesine veya bunlara yer olmadığına ilişkin ilk derece mahkemesi kararları ile ilgili olarak istinaf başvurusunun esastan reddine dair istinaf mahkemesi kararları aleyhine temyiz kanun yoluna gidilemez (CMK md. 286/2-e).
- Davanın düşmesine, ceza verilmesine yer olmadığına, güvenlik tedbirine ilişkin ilk derece mahkemesi kararları ile ilgili olarak istinaf mahkemesince verilen bu tür kararlar veya istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararlar aleyhine temyiz kanun yoluna gidilemez (CMK md. 286/2-g).
Temyiz İncelemesi Neticesinde Verilebilecek Kararlar
Temyiz incelemesi neticesinde incelemeye konu karara ilişkin aşağıdaki kararlar verilebilir;
Esastan Ret Kararı: İstinaf mahkemesinin vermiş olduğu kararın hukuka uygun bulunduğunu ve temyiz başvurusunun reddini ifade etmektedir. Onama kararı ile birlikte karar kesinleşecektir.
Bozma Kararı: Hükmü önemli derecede etkileyen aykırılıkların giderilmesi amacıyla bozma sebepleri ayrı ayrı gösterilerek verilen ve incelenen kararın istinaf mahkemesine veya yerel mahkemeye gönderilmesine ilişkin karardır. İstinaf ya da ilk derece mahkemesi ise vermiş olduğu karar için direnme kararı verebilir veya bozmaya uyarak yeni bir hüküm kurabilir. Direnme kararı verilmesi halinde dosya yeniden Yargıtay'a gönderilecektir. Direnme kararını inceleyen daire kararı düzeltebilir; ancak mahkemenin direnme kararının yerinde görülmemesi halinde dosya Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderilecektir.
Düzelterek Onama Kararı: Hükümde yer alan esasa etki etmeyen hatalar düzeltilerek verilen onama kararıdır.
Ceza Hukuku Avukatlık ve Danışmanlık Ücretleri 2024
Ceza hukuku avukatlık ve danışmanlık ücretleri müvekkil ile avukat arasında somut olayın özelliklerine göre değişkenlik gösterir ve taraflar arasında serbest bir biçimde belirlenmektedir. Barolar belirli aralıklarla yol gösterici olması sebebiyle asgari ücret tarifeleri yayınlamaktadırlar. Hukuk Büromuz tarafından Ankara Barosu Avukatlık Tavsiye Ücret Tablosu dikkate alınmaktadır. Söz konusu tarifeler Baroların bulunduğu şehrin ve genel olarak ülkenin ekonomik koşulları, avukatların çalışma şartları ve ilgili diğer parametreler baz alınarak düzenlendiğinden bu tarifeler uygulamadaki ortalama ücretlere tekabül etmektedir. Ancak yine de belirtmek gerekir ki dava türü aynı olsa bile her iş kendi özelinde farklı iş ve işlemler gerektirdiğinden her dosya için belirlenen ücretlendirme farklı olabilir. Ayrıca Türkiye Barolar Birliği de her yıl asgari ücret tarifesi yayınlamaktadır. Bu noktada tekrar hatırlatmak gerekir ki Avukatlık ücretleri avukat ve müvekkil arasında; asgari ücret tarifesi, çalışma saatleri, davaya hazırlık süreci, delil toplama işlemleri, savunma stratejilerinin belirlenmesi, duruşmalar, müvekkil ile iletişim, avukatın deneyimi, uzmanlığı, bulunduğu şehir veya bölge gibi faktörlere bağlı olarak değişkenlik göstermektedir. ,
Önemle belirtmek gerekir ki bu yazıdaki bilgilerin tamamı genel bir bilgilendirme içermekte olup hukuki danışmanlık ve reklam gibi algılanmamalıdır. Yaşanılan her bir olay ve uyuşmazlığın bağımsız biçimde ayrı bir hukuki değerlendirmeye tabi tutulması gerekir. Ayrıca her bir hukuki konu ve meselenin çözümü uzman bilgisi gerektirmektedir. Bu sebeple de karşı karşıya kaldığınız hukuki uyuşmazlıklar ve olaylar için yetkin bir avukattan hukuki danışmanlık almanızı, Yargıya taşınan uyuşmazlıklar açısından da dosyalarınızı yetkin bir avukat aracılığı ile takip etmenizi öneririz. Yukarıdaki makale ile ilgili olarak veya her türlü hukuki destek ve danışmanlık için büromuzla iletişime geçebilirsiniz.
İletişim Formu
YASAL UYARI
Bu sitede bulunan her türlü bilgi, yazı ve yapılan açıklamalar 1136 sayılı Avukatlık Kanunu ve Türkiye Barolar Birliği’nin meslek kuralları bağlamında bilgilendirme amaçlı olup reklam amacı taşımaz. Bu nedenle, haksız rekabet yaratıldığı şeklinde yorumlanmamalıdır. Ziyaretçiler ve Müvekkillerin, Sitede yayımda olan bilgiler nedeniyle zarara uğradıkları iddiası bakımından Hukuk Büromuz herhangi bir sorumluluk kabul etmemektedir.